TARİHE DÜŞÜLEN NOTLAR

TARİHE DÜŞÜLEN NOTLAR

     Tarihi gerçeklerle gerçek tarihleri elbette tarih yazar. Ancak Tarihin iki sayfası vardır. Birincisi Vatana, millete, bayrağa, dine ve diğer bütün hususlara hıyanet içinde sadece kendi menfaatleri doğrultusunda hareket ederek yalnızca ben olunca başkaları teferruattır diyenlerin kaydedildiği mürekkebi bozulmuş her an silinmesi muhtemel olan kalemle yazılan ama her an silinecekmiş gibi görünümde olanlar.

Birde İkinci sayfası vardır ki dünya bir yana olsa asla silinmesi imkânsız altın harflerle yazılanlar. İşte son zamanlarda o altın harflerle yazılacak olan biri var ki yaptıkları yapacaklarının teminatı onu garanti kılan hele birde o okuduğu şiir var ya tarihin sayfalarında altın gibi parlıyor adeta. Ve diyor ki O muhteşem sesiyle, Sevgili Abdürrahim Karakoç’un şiiri  

Neredesin sen ey sevgili nerdesin? Yıllardır yanlıştayım

Harama bakmaktayım kötülerle bir olmaktayım

Şimdi pişmanım sana döndüm beni yeniden alır mısın?

Yeniden sever misin? Ruhumu bu gösterişli dünyadan temizler misin?

            Söyle ey sevgili susma utanıyorum. Yüzüm yoktur

Sana karşı çaresizim bilirim tek yol Allah yoludur.
           Çok günahla sana geldim bilirim sen bağışlayan sın

Bağışlamayı seversin. Beni de sevindirsen ruhumu temizlensen

Bu dünya kokusunu içine çekmiş kulunu. Kapındaki toz taneciği olayım

Yeter ki sen sev bastığın yer olayım benliğim senindir.

Ne olur beni de bağışla! Sana karşı boynum eğiktir senden gelen her şey kabulümdür

Ne olur beni sahipsiz bırakma.
                      

Bütün dünyayı inletircesine sessizliğin sesi, garibanın umudu çaresizlerin çaresi olan zalimin karşısında dik duran asla eyvallah demeyen bilemiyorum artık başka ne denir.

Tarihi yazanı tarih kendi sayfalarına acaba nasıl yazar. Millete rağmen milleti yok sayanlarımı altın harflerle yazar. Yâda Milletin paşası değil de kölesi hizmetkârı olanımı acaba altın harflerle sayfalarına silinmemek üzere kaydeder. Varın siz düşünün. Milleti hor görenleri tarih sadece kirli sayfalarına silinmek üzere geçici kaydeder. Ama millet hiç hatırlanmamak üzere tamamen siler.

Tarih Sayfaları söze değil, söylenenlere değil de gerçekleri kaydeder. Bilenler bilir.

Tarih sayfaları Yalan yazmaz.

Metin  TUZCU

Uluslararası ilişkiler

Halkla İlişkiler ve GİB Emekli