İstediğim Huk mu Hukuk Acaba!

Hukuk Nasıl Olmalı

Bir zamanlar Türkiye de taraf, tarafsızlık sana göre veya ona göre hukuk ya da kişilere göre hukuk, birilerine göre ise hukuk ağzından çıkacak kelimelerle ölçülen hukuk vs. birileri tarafından adeta ‘’ al sana bir tabak mercimek çorbası ‘’ durumuna düşürülmüştür.

Bazen birileri her telden her dilden imajıyla binlerce seslerin insan beynini uğuldatırcasına çıkan söz ve seslerin bağlamadan çıkan bir name yerine, insanlara acı ve gözyaşı döktüren bir zulüm ve eziyet halini getirilmiştir. Adeta Hukuk birilerinin ya da kendini dev aynasında görenlerin “sende kimsin ki! Ben ne istersem o olur, bak sen görürsün ‘’ diye naralar atıp ortalıkta dolaşan bir takım insanların sayesinde alt ve üst tabaka diye bir kesim oluşturulduğu aşikârdır.  Bir söz vardır  “Çekirge bir zıplar iki zıplar üçüncüye yakayı ele verir”  ya da  “ Bu devran böyle gitmez’’ diyen birilerinin mutlaka zamanı gelince çıkacağının hesabının yapılmadığı görülmektedir ki hala ben ne dersem ben ne yaparsam o doğrudur inadında ısrar edenlerin olduğu da görülmektedir.

            Daha önce bir başka yazımda sormuştum. Yine sormayı kendimde bir vebal olarak gördüm; son üç yıldır Hukuk adeta tam anlamıyla işlemeye,  çalışmaya başlamış olsa da yine hala bu hukuku hiçe saymaya uğraşanlara soruyorum acaba sizce;

1) Hukuk tarafsız olmalı mı olmamalı mı?

2) Türkiye ‘de Hukuk denince ne düşünmeli ya da neler yapılmalı?

3) Türkiye’ de Hukukçular neler yapmalı ya da nasıl davranmalı?

4) Hukuk sizlere neyi ya da neleri çağrıştırıyor?

5) Geçmişteki Hukuk nasıldı günümüzde Hukuk nasıl olmalı?

6) Acaba Hukuk mu tarafsız olmalı, yoksa hukuk karşısında İnsanlar mı tarafsız olmalı?

7) Son olarak sizce tarafsız olan Hukuk mu, İnsanlar mı?

Gibi birçok soru hep kafamda cirit atıyor. Birazcık kafasını bu konuda yoran veya biraz düşünen insanlarında, kafalarında aynı soruların dolaştığını düşünüyorum.

Hukuk tarafsız mı olmalı? Evet tarafsız olmalı ama esasında, benim veya bir başkasının tarafsız olması, tarafsız kararlar vermesi gibi bir takım düşünceler ya da düşünenlerin olması da yeterli mi acaba?

Bu noktada, artık bir eylem zamanı gibi düşünülmesin. Burada esasında; eylemden ziyade kanunlarımız çerçevesinde insanların acaba neler yapması ya da neleri nasıl yapması gerektiği hususunda, fikir ve düşüncelerini açıkça ortaya koyması gerekir diye düşünüyorum.

Ama siz eğer Hukuk sadece bana göre işlemeli ya da benim istediğim şekilde olmalı gibi farazi bir durum ve hareketin içinde olmayı ister yada düşünürseniz, veya ‘’aman bana ne’’ gibi bir tavır içinde olursanız diğer bir anlamla “aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın derseniz ‘’ İşte bu işler öyle olmaz. Bu hukuk herkese lazım ama ne zaman o hiç belli olmaz.

Esasında her platformda konuşan insanlar, sürekli kanunlarımızın şu aşamada yetersiz kaldığından dem vuruyor. Ama kimse kalkıp da demiyor: ‘’ evet beyler sizler ne yapıyorsunuz ya da ne yapmaya çalışıyorsunuz? ‘’
             Bakıyorum da sadece eleştirmek …. Eleştirmek… Eleştirmek Yâda yerden yere vurmak. Ben doğru biliyorum!  Yakalamış ya bir şey,  ağzına gelen her şeyi söyleyerek eleştirmek adına bazı düşüncelerini de dışa vuruyor. Vuruyor da kendi niyetini ve açıkça ne olması gerektiğini değil… Kafasında canlandırdığı hukuka dair senaryoyu eylem safhasına geçmesini istercesine tavır ve eda içinde hareket etmeyi tercih ediyor. Hukuk adamı olarak açıklama yaparken kendini adeta bir kahraman gibi görmesi sapa samana gelmeyen sözlerle aslında kendi acizliğini ulu ortaya seriyor. Yazık demekten başka bir şey diyemiyorum ve de üzülüyorum  acınacak hallerine….

Türkiye’de Hukuk denince artık insanların aklına ‘’arkasında adamı olana asla bir şey olmaz’’  gibi bir takım saplantılar oluşmuş. Bu durumda sokağa çıkıp 1000 kişiye sorsan %85 ,%90 hep aynı şeyi söylerler. Oda ‘’yukarı da adamı olana bir şey olmaz” sözü yaygınlaşmıştır. Doğru yada yanlış.. Bana sorarsanız doğru değil en azından ben öyle düşünüyorum  ama….

Özellikle Görsel medyada bu konularla ilgili bir tartışma programı olduğunda ve bu bahsettiğim konularda bazen inanılması güç bilgiler bazen de konuşmacılar tarafından ilginç bilgiler aktarılıyor. Bazen düşünüyorum da ….

İşte! burası Türkiye……

Diyorum……..

Ve işte! Bu Türkiye gerçeği diye kendi kendime hep hayıflanıyorum.

Bazen medyada çıkan bazı yazılarda ya da haberlerde ‘’Hukuk tarafsızlığını yitirdi’’  denir ve ardından ‘’en kötü hukuk hukuksuzluktan iyidir’’ gibi bir takım konuşmalar ve yazılar yazılıp çizilmektedir. İşte bu da benim tuhafıma gidiyor.

            Görünen odur ki aradan geçen bunca zamandan sonra o kadar kısa bir zamanda Cumhuriyet tarihi boyunca yapılması istenilen ancak asla yapılamayan daha doğrusu çalıştırılamayan bu hukuk sisteminin artık çalışır ve işlevliğini yerine getirir duruma gelmesi, Türkiye’miz ve insanlık hele hele hukuk adına büyük kazançların, çok büyük aşamaların kaydedildiği net olarak görülmektedir.

            Dolayısıyla,  bu ülkede de artık hukukun üstünlüğü, hukukun tarafsızlığı, işlevliği ülkenin her satında görülmeye başlamış olması hasebiyle bu durumda emeği geçen her insana saygılarımı ve şükranlarımı sunarken sağlık ve esenlikler dilerim…

                                                                                                                          Metin TUZCU